5 Mart 2015 Perşembe

Kendime Notlar - Çocuğum Bana Vuruyor

Gönderen Strasbourgdaki Istanbullu zaman: 5.3.15




*** Alıntıdır ***

ÇOCUĞUM BANA VURUYOR

Çocuğunuzla ilgili sizi en tedirgin eden konulardan biri çocuğunuzun size vurmasıdır. Bu davranış bazen kendini size bağırma, kötü söz söyleme ya da tükürme olarak gösterir. Üstelik bu davranışları çocuğunuz sizin tüm hoşgörünüze rağmen yapıyordur. Ona sakin yaklaşmanızın, durumu alttan almanızın karşılığı olarak çocuğunuz size bu davranışları gösterince benim çocuğum saldırgan mı? Benim çocuğumda bir sorun mu var? sorularına cevap aramaya başlarsınız. Bazen “benim çocuğumda kişilik bozukluğu var” ya da “benim çocuğumda davranış problemleri var” sonucuna ulaşırsınız. Daha sonra kendinizi “çocuğumu nereye götürsem, nereden destek alsam?” diye düşünürken bulursunuz.

Bu durumun sebebini ve çözümünü hiç uzaklarda aramayın. Her şey sizde bitiyor! Çocuklar her zaman vurgulanarak söylenildiği gibi karşılarında güçlü anne-baba görmek isterler ve sizler güçlü anne-baba olduğunuz takdirde çocuğunuz size hayranlık duyar ve saygı gösterir. Bunun tersi olarak aşırı toleranslı, aşırı hoşgörülü bir tutum sergilerseniz -ki bunu çocuğunuzun mutluluğu için yapıyorsunuzdur- çocuğunuz sizi umursamayacaktır, hiçbir şeyi size danışma ihtiyacı hissetmeyecektir (çünkü o evde en güçlü, çocuğunuzdur), size saygı duymayacaktır. Bununla birlikte sizden hiç tepki almayan çocuğunuz size her durumda sözünü geçirmeye alıştığı için, onun dediği olmadığı durumlarda sınırları zorlayarak size bağırmayı, gerektiğinde vurmayı hakkı olarak görür. Sizin bu tutumunuzun sonucu çocuğunuzda görülen vurma davranışı bir davranış bozukluğu değildir. Bu durum davranışlarda ve çevrede birkaç düzenleme ile söndürülebilecek bir durumdur. Olaya böyle bakmanız, çözüm yolu bulma konusunda sizi cesaretlendirecektir.

Çocuklar 0-6 yaş döneminde sosyal yargılama özelliğini geliştirmemişlerdir. Bu dönemde iyiyi-kötüyü kavramışlardır; ancak hangi davranışın iyi, istendik; hangi davranışın kötü, istenmeyen olduğunu kavrayamazlar. Davranışın iyi veya kötü oluşuna çevreden aldığı tepkiler ile karar verirler. Yani annesine ya da babasına vuran çocuk, bu davranışın ne ifade ettiğini bilemez ve bu vurma davranışına aldığı tepki ile durumu fark eder. Bu çocuk, o anda gereken tepkiyi alırsa (bana vurmana çok üzüldüm, bu durum gerçekten hiç hoşuma gitmedi, bana bir daha vurmanı istemiyorum) vurmak ile nasıl bir davranış sergilediğini anlayacaktır. Belki birkaç kere tekrar edecektir; ancak her seferinde bu tepki ile karşılaşırsa çok kısa sürede bu davranışı bırakacaktır.

Gereken tepkiyi vermenin aksine bu durum karşısında sessiz kalmak, görmezden gelmek, çocuğun vurmasına izin vermek; çocuğa bu davranışın kötü olduğunun mesajını iletmez. Bu davranışı karşısında olumsuz bir tepki ile karşılaşmayan çocuk da bunun kötü bir davranış olduğunu anlayamaz. Dolayısı ile gerektiği zaman bu duruma başvurmada hiçbir sakınca görmez. Burada çocuğunuz vurma davranışına, davranış bozukluğu olduğu için değil, bunun kötü bir davranış olduğunu bilmediği için devam etmektedir. Bu durumun sebebini çocuğunuzda aramanız size uygun çözümü göstermeyecektir.

Sizler; çocuğunuzun size saygı duymasını istiyorsanız, size hayran olmasını istiyorsanız, çocuklarınızın karşısında güçlü durmalısınız. Aşırı hoşgörünün hiçbir çocuğu sanıldığı gibi mutlu etmediğini bilmelisiniz. Çocukların sınırlardan hoşlandığını, sınırları belli olmayan çocuğun her zaman için daha fazlasına ulaşmak için çabaladığını, bu çaba esnasında anne-babası ile çatıştığını, hiçbir zaman hedeflediği kadarına ulaşamayıp hüsrana uğradığını bilmelisiniz. Aksine sınırları belli olan çocuk, nereye kadar ulaşabileceğini, izninin hangi noktaya kadar olduğunu bilir ve sizinle çatışmaya girme ihtiyacı hissetmez. Sizin ilişkiniz gerilmez ve çocuğunuz hüsrana uğramaz.

Ses tonunuzu yükseltmeden; ancak kararlı olduğunuzu hissettirerek net bir şekilde çocuğunuza yapmaması gerekenleri söylediğiniz takdirde, sınırlarını net çizdiğiniz ve tutarlı olduğunuz takdirde; çocuğunuzun üzerinde hiçbir olumsuz etki bırakmadığını, çocuğunuzun kendine olan güvenine, sizinle olan iletişimine hiçbir olumsuz etkisi olmadığını göreceksiniz.

*** Alıntıdır ***

0 yorum:

Yorum Gönder

 

Strasbourgdaki Istanbullu Copyright © 2011 Design by Ipietoon Blogger Template | web hosting