22 Mart 2015 Pazar

Neee 31'e mi geldik

Gönderen Strasbourgdaki Istanbullu zaman: 22.3.15 0 yorum
Valla 31inci haftamıza giriyoruz yarın Allah'ın izniyle.. İnanılmaz gibi değil mi :)

Ciddi ciddi 9 haftamız kalıyor artık... Bebeğim, güzel kızım aman erken gelme 40 haftanı doldurda gel lütfen..

Son iş günümden beri evimiz için koşturuyoruz, eşimde izin aldı 1 hafta boyunca paso çalışma yaparız artık...

Bu ev adam olur mu acaba çok merak ediyorum bitmiş halini (: 

19 Mart 2015 Perşembe

Son İş Günü Oleyyyyyyyy

Gönderen Strasbourgdaki Istanbullu zaman: 19.3.15 0 yorum
Dünden bir foto
 
Ah bu ne mutluluk, ne büyük bir sevinç, ne güzel bi duygu yaaaaa...
Kendimi biliyorum ilerde bu yazımı okuyup çok fena kıskanıcam bunu yazan beni ama şimdi bu mutluluğumu paylaşmazsam olmaz, ilerde bakıp hatırlarım bugünümü :D

Kısa bi süreliğinede olsa;

Bitti artık alarmla uyanmak,
Bitti artık sendromlar, depresyonlar :)

Kızımla ve kocacımla boooool keyif yapacağımız günler yakındır Allah'ın izniyle... Heyecanla bekliyorum!
Ama önce sağ salim bi taşınıp yerleşelim birde kızımız doğsun sağlıcakla da :)

Yaklaşık 1 sene yokummmmm :D
Çok şeyler değişmiş olcak geri geldiğimde :)
Herşey güzel olsun, tüm sevdiklerimle sağlıklı, sıhhatli, mutlu, huzurlu olalım başka birşey istemem...

♥ ♥ ♥

18 Mart 2015 Çarşamba

Hamilelere yapılmaması, söylenmemesi gerekenler!

Gönderen Strasbourgdaki Istanbullu zaman: 18.3.15 2 yorum

Hamile bir kadına asla,Aaa karnın hiç büyümemiş hala! denmez! Çünkü o kadın hamile olduğunu öğrendiği andan itibaren karnının büyümesini istemiştir zaten!

Hamile bir kadına asla, Çok yeme bak sonra çok kilo alırsın. denmez! Zaten kontrolsüz bir iştahı vardır. Kontrol edebilecek olsa o kadar yemez!

Hamile bir kadına asla, İyi bak yanlızca popon büyümüş. denmez! Hamile olsa bile kimse poposunun büyük olmasını istemez!

Hamile bir kadına asla, Kızın olsaydı daha iyi olurdu bak sana arkadaş olurdu. denmez. Oğlu oluyordur ve bunun sen dedin diye geri dönüşü olmayacaktır. Zaten o da bu fikre çoktan alışmıştır. Sananedir!

Hamile bir kadına asla, Aslında daha çok erkendi, biraz daha evliliğin tadını çıkarsaydınız. denmez! Çocuğu olanların evliliği mi bitiyor arkadaş!

Hamile bir kadına asla, Aaa sen hala doğurmadınmı ya ehehehe! diye espri yapılmaz! O hormonlar adam öldürtür!

Hamile bir kadına asla, ikidebir Ne kadar kaldı şimdi? diye sorulmaz. O zaten hergün gün sayıyordur bebeğine kavuşmak için. Asab bozmayınız!

Hamile bir kadına, özellikle normal doğum planlayan bir kadına, Ne zamandı? Ne zamandı? Ne zamandı? diye sorulmaz. Normal doğumun zamanı bilinmez!

Hamile bir kadına, Bak doğuracağın zaman bana da haber ver! denmez. Seni mi düşünücem doğururken?!!!!

Hamile bir kadının ASLAAAAAAAAAAAA!! Karnını ellemeyin! Ya sen benim normalde gelip karnımı elleyebilirmisin ki içinde bir bebek var diye elleme hakkını kendinde buluyorsun?!

Hamile bir kadına asla, Neden yüzün o kadar şişmiş, çok mu tuzlu yiyorsun, bak cipsi kes sonra arı sokmuş gibi olursun. denmez! Canı ne istiyosa yer! Yüzü de idrar yolu iltihabı filan geçirmiştir, ondan şişmiş olabilir! Herşey yemekten olmaz!

Hamile bir kadına asla, Çok çatladınmı? diye sorulmaz. Çatladım ve ya çatlamadım Allah Allah!

Hamile bir kadına asla, Ben hamileyken yanlızca göbeğim vardı. denmez. Denirse de hamile kadının Banane, sorduk mu?! deme hakkı vardır.

Hamile bir kadına asla, Onu ye, bunu ye, kahve içme, sigara içme, sağlıklı beslen sonra çocuğun zeki olmaz. denmez! Çocuğumun zekası beni ilgilendirir.

Hamile bir kadına, Nasıl doğuracaksın? diye sormayın. Haydi sordunuz, verilen cevaba göre korkunç senaryolar anlatmayın!

Hamile bir kadına asla, cinsel hayatını sormayın. Şimdi oturulup konuşulacak şeymi bu ya. Saçma!

Hamile bir kadına asla, hiç doğum yapmamış arkadaşlar akıl vermesin. Çok komik oluyor. Başına gelmeyen kimse bilemez! Başına gelen herkeste bilemez!

Arşivden yayın

Gönderen Strasbourgdaki Istanbullu zaman: 18.3.15 0 yorum

17 Mart 2015 Salı

Hadi Kolaysa Zen Kal

Gönderen Strasbourgdaki Istanbullu zaman: 17.3.15 0 yorum

Kendime böyle rahatlama seansları yapmayalı baya oldu.

Koşturmacasız, aklımda sıralı işler olmadan, kafam boş, rahat olduğum zamanlara tez zamanda geri döneriz inşallah.. 'Z' diyorum çünkü eşiminde kafasının baya dolu olduğunu görüyorum ama hafifletmek için elimden bişey gelmiyor...

Allah yardımcımız olsun inşallah!

29+1, 30. hafta ;)

16 Mart 2015 Pazartesi

Hoşgeldin 30. hafta

Gönderen Strasbourgdaki Istanbullu zaman: 16.3.15 0 yorum
Vay beeee 30'a girdiiiiik çok şükür :D 30lu haftalar korkunç geliyordu gözüme nedense...
Çok fazla kilo alacağımı, yerimden kıpırdayamayacağımı falan düşünürdüm hep :D
Tamam daha başındayım 30uncu haftamızın ama sanki o kadar ağırlaşmıcak gibiyim :)

Bu benim son pazartesim! Son sendromum! Sonnnnnnn "haftasonu bitti" depresyonum :)))))
Perşembe günü kendi doktoruma gidicem rapor + doğum iznimi ayarlıcak bakalım :)

Haftasonumuz yeni evimizle ilgili koşturmacayla geçti :) cumartesi alişveriş, pazarda boya badanayla işlerimize start verdik :) Hayırlısı bakalım ne zaman bitiripte taşınacağız acaba :)


Sevgili halacığımızdan cicilerimiz, ne kadar güzeller değil mi?

13 Mart 2015 Cuma

29. hafta bitiyooooo

Gönderen Strasbourgdaki Istanbullu zaman: 13.3.15 0 yorum

28+4'teyiz bugün...
Bi halsizlik, bi uykusuzluk var üzerimde iyi uyumama rağmen...
İş yerinde bu son cuma diye kendimi avutuyorum artık... Hem izinliyim diye son cumam hemde bu iş yerinde son cumam çünkü bir dahaki işe başlamama iş yerimde taşınmış olcak :D 5inci kattan 1inci kata :D baya bi değişiklik olcak dimi :D neyse :)

Bi akrabamızın doğum haberini aldım bugün :))) şükür kendisi kurtulmuş, darısı bana olsun inşallah sağlıcakla ve sıhhatle :) Az kaldı bizede az :) hayırlısı bakalım..

Haftasonu yeni evimizdeyiz çalışmalara başlamak için hatta direk bu akşamdan gidiyoruz :)
Bakalım neler olcak nasıl olcak :)

12 Mart 2015 Perşembe

Yeni ev, yeni hayat

Gönderen Strasbourgdaki Istanbullu zaman: 12.3.15 0 yorum

Bugün miladımız...
Bugün bu senenin ilk önemli olayını yaşadığımız gün...
Bugün tam 1 buçuk senedir olan arayışlarımızın sona erdiği gün...
Bugün evimizin imzasını atıp anahtarlarımızı aldıkkkk çok şükür!
Bugün meleğimizi karşılayacağımız evimize kavuştuk çok şükür!
Hep diyorum ya; sen bize şans getirdin güzel kızım!
İyiki geldin, iyiki bizimlesin, iyiki bizimsin...
Rabbim seni sağ salim kucağımıza aldığımızıda göstersin inşallah...

Darısı her isteyene nasip olsun :)

Bize müsaade; artık asosyalleşiyoruz biz :D
Taşınana kadar paso inşaat, çalışma, dekorasyon, ıvır zıvır :D

Hadi bakalım kolay gelsin  ^_^

Ve haftaya bugün son iş günüm... Yani son 5 iş günü kaldı :)

12 mart 2015 perşembe, güneşli bir öğleden sonrası...
( 28 + 3 )

10 Mart 2015 Salı

29. hafta başı

Gönderen Strasbourgdaki Istanbullu zaman: 10.3.15 0 yorum
Bu aralar bol bol kızımı göreceğim sanırım artık :D hem kendi jinekoloğum hemde hastanedeki tarafından takip edilince böyle oluyor işte ;)

Bu sabah doğum yapacağım hastanedeki doktorumda ikinci randevum vardı! Hem dosyamı tamamladık, hemde ultrasonla baktı...

28+1'deyiz ve yaklaşık 1kg 300gram olmuşuz maşallah..  Başıda aşağıdaymış :) Böylede kalabilir veya dönebilirmişte..

Hala her baktığımda inanamıyorum bu mucizenin benim olduğuna... Rabbimin büyük mucizesi ve bu mucize resmen benim !!! bizim !!! hemde herşeyiyle ! Hamd olsun Allah'ım...

O kadar güzeldi ki onu 3 boyutlu ile görmek! Bu sefer normal poz verdi güzeller güzelim, gülümsemiyordu :)

Bu yeni görüntüler beni biraz idare eder artık, bakar bakar dururum :)

Benden şeker testi yapmamı istedi, bazı kan testleri istedi... Bir ay sonra bu doktoru yeniden görüyorum!

Ama ondan önce haftaya perşembe kendi doktoruma gidiyorum :D hemde doğum iznim başlıcak o gün kah raporlarla kah resmi izinlerle..

6 Mart 2015 Cuma

28. Hafta / Pasito A Pasito

Gönderen Strasbourgdaki Istanbullu zaman: 6.3.15 0 yorum
Çok şükür geldi cuma !

Berbat başlayan bi cuma oldu benim için iş yerindeki birisi sayesinde...
Detaya girmicem ama American Nightmare filmindeki gibi 12 saatlik serbest suç işleyebilceğimiz bir zaman dilimi olsa gider onu öldürürdüm bu sinirle...

Neyse son 13 gün ve kalan son 9 iş günü olduğu için sabrediyorum...

Bebeğimden önemli mi ? Tabiki de hayır ! Hiç birşey, hiç kimse bebeğimden daha önemli değil kendimi üzmüyorum artık!

***

27+4'teyiz yani 28. haftamız :)
Ve bugün internetten aldığım bebek çantası için "Pasito A Pasito" (markanın ismi çok hoşuma gitti :D) markalı ıvır zıvırlarım geçti elime :)
Öyle güzeller ki..
Bebeğimin sağlık dosyasının koruyucusu

Sağlık dosyasının koruyucusunun açık hali

Dışarıda kullanmak için bebeğe temiz zemin sağlayan alt değiştirme çantası

Alt değiştirme çantasının açık hali

Ivır zıvırlarımızı toparlayacak makyaj çantası gibi bir çanta ( dayanamayıp 2 tane aldım bundan, belki birini ben kullanırım kızımın ihtiyacı olmazsa diye :D )

***

Bu hafta değişik ağrılarım oldu göbek deliğinin civarında.. Sanki bebeğim içerden bir şeylere takıldıda çekiştiriyor gibi bi ağrıydı anlamadım. Ama dikkat ettim stresliyken ve yorgunken oluyor sanırım. Nedir necidir çözemedim.

Gece saat kaç olursa olsun elimi karnıma koyduğum anda minik bir tekme geliyor, ben burdayım diyor bana, bende ona sevindim dercesine göbeğimi seviyorum ve uyumaya devam ediyorum.. Birde sabahları babasının sesine çok coşuyor, babacı olcak bu kız :D

Çok merak ediyorum;
- doğum sancılarını,
- doğumdan sonraki bebeğimle ilk karşılaşmayı,
- eşimin ilk karşılaştığı andaki gözlerinin parıltısını,
- 3 kişilik aile hayatımızı,
- nasıl anne ve baba olacağımızı,
- vs, vs...

daha uzar bu liste... Ve bunları düşündükçe artık içimi bir anda bir heyecan dalgası kaplıyor. Az kaldı Allah'ın izniyle...

Doğum iznime => 13
Bebeğimizin gelmesine (tahmini) => 86


Ve sen güzel kızım, bu hafta;

- gözlerini açıp açıp kapatıyorsun artık,
- kaşların bile oluşmuş :)
- benim sesimi, hatta babanın sesini tanıyabiliyorsun, kimin konuştuğunu anlıyorsun,
- şimdi dünyaya gelsen yaşama şansın çok yüksek ama nolur zamanını bekleki iyice güçlen, sağlıklı ol.

Bizden bu haftada böyle...
Akşam olsa hemencecik...

5 Mart 2015 Perşembe

Kendime Notlar - Çocuğum Bana Vuruyor

Gönderen Strasbourgdaki Istanbullu zaman: 5.3.15 0 yorum




*** Alıntıdır ***

ÇOCUĞUM BANA VURUYOR

Çocuğunuzla ilgili sizi en tedirgin eden konulardan biri çocuğunuzun size vurmasıdır. Bu davranış bazen kendini size bağırma, kötü söz söyleme ya da tükürme olarak gösterir. Üstelik bu davranışları çocuğunuz sizin tüm hoşgörünüze rağmen yapıyordur. Ona sakin yaklaşmanızın, durumu alttan almanızın karşılığı olarak çocuğunuz size bu davranışları gösterince benim çocuğum saldırgan mı? Benim çocuğumda bir sorun mu var? sorularına cevap aramaya başlarsınız. Bazen “benim çocuğumda kişilik bozukluğu var” ya da “benim çocuğumda davranış problemleri var” sonucuna ulaşırsınız. Daha sonra kendinizi “çocuğumu nereye götürsem, nereden destek alsam?” diye düşünürken bulursunuz.

Bu durumun sebebini ve çözümünü hiç uzaklarda aramayın. Her şey sizde bitiyor! Çocuklar her zaman vurgulanarak söylenildiği gibi karşılarında güçlü anne-baba görmek isterler ve sizler güçlü anne-baba olduğunuz takdirde çocuğunuz size hayranlık duyar ve saygı gösterir. Bunun tersi olarak aşırı toleranslı, aşırı hoşgörülü bir tutum sergilerseniz -ki bunu çocuğunuzun mutluluğu için yapıyorsunuzdur- çocuğunuz sizi umursamayacaktır, hiçbir şeyi size danışma ihtiyacı hissetmeyecektir (çünkü o evde en güçlü, çocuğunuzdur), size saygı duymayacaktır. Bununla birlikte sizden hiç tepki almayan çocuğunuz size her durumda sözünü geçirmeye alıştığı için, onun dediği olmadığı durumlarda sınırları zorlayarak size bağırmayı, gerektiğinde vurmayı hakkı olarak görür. Sizin bu tutumunuzun sonucu çocuğunuzda görülen vurma davranışı bir davranış bozukluğu değildir. Bu durum davranışlarda ve çevrede birkaç düzenleme ile söndürülebilecek bir durumdur. Olaya böyle bakmanız, çözüm yolu bulma konusunda sizi cesaretlendirecektir.

Çocuklar 0-6 yaş döneminde sosyal yargılama özelliğini geliştirmemişlerdir. Bu dönemde iyiyi-kötüyü kavramışlardır; ancak hangi davranışın iyi, istendik; hangi davranışın kötü, istenmeyen olduğunu kavrayamazlar. Davranışın iyi veya kötü oluşuna çevreden aldığı tepkiler ile karar verirler. Yani annesine ya da babasına vuran çocuk, bu davranışın ne ifade ettiğini bilemez ve bu vurma davranışına aldığı tepki ile durumu fark eder. Bu çocuk, o anda gereken tepkiyi alırsa (bana vurmana çok üzüldüm, bu durum gerçekten hiç hoşuma gitmedi, bana bir daha vurmanı istemiyorum) vurmak ile nasıl bir davranış sergilediğini anlayacaktır. Belki birkaç kere tekrar edecektir; ancak her seferinde bu tepki ile karşılaşırsa çok kısa sürede bu davranışı bırakacaktır.

Gereken tepkiyi vermenin aksine bu durum karşısında sessiz kalmak, görmezden gelmek, çocuğun vurmasına izin vermek; çocuğa bu davranışın kötü olduğunun mesajını iletmez. Bu davranışı karşısında olumsuz bir tepki ile karşılaşmayan çocuk da bunun kötü bir davranış olduğunu anlayamaz. Dolayısı ile gerektiği zaman bu duruma başvurmada hiçbir sakınca görmez. Burada çocuğunuz vurma davranışına, davranış bozukluğu olduğu için değil, bunun kötü bir davranış olduğunu bilmediği için devam etmektedir. Bu durumun sebebini çocuğunuzda aramanız size uygun çözümü göstermeyecektir.

Sizler; çocuğunuzun size saygı duymasını istiyorsanız, size hayran olmasını istiyorsanız, çocuklarınızın karşısında güçlü durmalısınız. Aşırı hoşgörünün hiçbir çocuğu sanıldığı gibi mutlu etmediğini bilmelisiniz. Çocukların sınırlardan hoşlandığını, sınırları belli olmayan çocuğun her zaman için daha fazlasına ulaşmak için çabaladığını, bu çaba esnasında anne-babası ile çatıştığını, hiçbir zaman hedeflediği kadarına ulaşamayıp hüsrana uğradığını bilmelisiniz. Aksine sınırları belli olan çocuk, nereye kadar ulaşabileceğini, izninin hangi noktaya kadar olduğunu bilir ve sizinle çatışmaya girme ihtiyacı hissetmez. Sizin ilişkiniz gerilmez ve çocuğunuz hüsrana uğramaz.

Ses tonunuzu yükseltmeden; ancak kararlı olduğunuzu hissettirerek net bir şekilde çocuğunuza yapmaması gerekenleri söylediğiniz takdirde, sınırlarını net çizdiğiniz ve tutarlı olduğunuz takdirde; çocuğunuzun üzerinde hiçbir olumsuz etki bırakmadığını, çocuğunuzun kendine olan güvenine, sizinle olan iletişimine hiçbir olumsuz etkisi olmadığını göreceksiniz.

*** Alıntıdır ***

4 Mart 2015 Çarşamba

İzlenesi filmler

Gönderen Strasbourgdaki Istanbullu zaman: 4.3.15 0 yorum
Hamilelik blogu değil burası yahu, kendime hatıra blogu!

O yüzden ne zamandır gittiğimiz filmleri paylaşmayı unutmuşum, arşivimdeki listemi bi yerlere yazayımda ilerde ne izleyelim dediğimizde fikir olur bize...

Du Sang Et Des Larmes

Non-Stop

Noé

Edge Of Tomorrow

La Planète Des Singes (L'affrontement)

American Nightmare 2

Black Storm

The Equalizer

Le Labyrinthe

Exodus

Gone Girl

İncir Reçeli 2

Birleşen Gönüller

Le Hobbit: La Bataille Des 5 Armées

Taken 3

Aşk Sana Benzer

Sevimli Tehlikeli

The Imitation Game

Bu aralar adamım Benedict Cumberbatch. Sherlock Holmes dizisi ile tanıdım The Imitation Game filmiyle çok sevdim oyunculuğunu, konuşmasını, hareketlerini.. Hele Sherlock'taki yaptığı hesaplar bir harika :D

3 Mart 2015 Salı

Uzaklardan gelen güzellikler

Gönderen Strasbourgdaki Istanbullu zaman: 3.3.15 2 yorum



Dün gün boyu diş ağrısı çekip eve gittikten sonra eşimin kocaman bir kutuyla eve girmesi yüzümü öyle güldürdü ki :) :)
Bu güzellikler ve daha çekemediğim neler vardı neler.. Ortalık bi anda çok dağıldı ona bakayım buna bakayım derken. Toplama telaşındanda çekmeyi unuttum hepsini :(

Hastanede dağıtılcak şekerlerimiz, sabunlarımız, Gizem teyzemizden el emeği örgü battaniyemiz, sağolsun annesinden örgü hırkalarımız ve şapkamız, sayamadığım kadar çok pijamalarımız, tulumlarımız, ayakkabılarımız, çoraplarımız, saç bantlarımız, hastane kapısı süsü "hoşgeldin bebeğim" yazımız, ve harfimo siparişlerim ahşap isimlerimizzzz...

Bu kutu elime ulaşsın diye ne dualar ettim, çok şükür hepside sağ salim geldi...

Ne kadar teşekkür etsek azdır Gizem teyzemiz.
Biz çok şanslıyız çok şükür... Nisa Duru ve sen iyiki varsınız ♥♥♥

Alışveriş yine yine yeniden

Gönderen Strasbourgdaki Istanbullu zaman: 3.3.15 0 yorum
Daha dün çok acele etmiyorum derken heralde karşıma fırsat çıkmıyorda almıyorum demek istemişim :D çünkü bugün takip ettiğim sitelerden birinde indirime giren yorgan ve nevresimleri görünce direk atladım ve aldım tabikide :D

Yorgan: 140x100

Çarşaf: 70x140

Yorgan yüzü: 140x100

Yastık: 60x40

 Yastık yüzü: 60x40
 
Battaniye: 100x75

Yatak kenar koruyucu: 180x40

Bu eksikleride tamamladım çok şükür :)

To be continued ... :D
 

Strasbourgdaki Istanbullu Copyright © 2011 Design by Ipietoon Blogger Template | web hosting